1. Sakindiler
Değil birbirleriyle tartışmak ya da kavga etmek, üzüntülerini dahi kalplerine gömdüler.
2. Saygılıydılar
Su ve Yiyecek için disiplinli kuyruklar oluşturdular. Ne kötü bir kelime ne de kötü bir davranış sergilendi.
3. Yetenekliydiler
İnanılmaz mühendislik örneği verdiler, binalar sallandı, ancak hiç biri yıkılmadı.
4. Zarif ve Nezaketliydiler
İnsanlar, sadece o anlık ihtiyaçları kadar aldı, bu yüzden herkes bir şey alabildi.
5. Dürüst ve Anlayışlıydılar
Kimse yağma yapmadı, yollarda kimse korna çalmadı ve birbirlerini geçmeye çalışmadı.
6. Gerektiğinde Kendilerini Feda Etmeyi Bildiler
Elli işçi N-reaktörlerin soğutulması için kendini feda etti. Bu para ile ölçülebilecek bir fedakârlık değildir.
7. Şefkatliydiler
Restoranlar fiyatları düşürdü. ATM’ler için güvenlik gerekmedi. Güçlü olan güçsüzü korudu.
8. Eğitimliydiler
Yaşlılar, çocuklar ve herkes ne yapacağını biliyordu ve onlar da bunu yaptılar.
9. Medyaları Medyatik Değildi
Haberlerde olağanüstü olgunluk gösterildi. Hiçbir şey reyting anlayışıyla yapılmadı.
10. Vicdanlıydılar
Mağazalarda elektrik kesildiğinde, herkes satın almayı düşündüğü eşyayı tezgâhın üzerine bıraktı ve sessizce ayrıldı.
Japonlar yine yaptılar yapacaklarını.
Bizde gündeme getirip tartışan yok ama, Batı dünyası, hele de Katrina kasırgasının ardından yaşadıklarını unutmayan Amerikalılar şaşkınlıkla izliyor Japonları.
Aslında en çok bizim üzerinde düşünüp tartışmamız lâzım.
O kadar büyük bir felâket yaşadılar, görüntülerde başı kesik tavuk gibi sağa sola saldırırcasına koşuşan yok.
Salya sümük ağlaşıp Nerede devlet ? Yardım isteriz, şunu isteriz, bunu isteriz diye cazgırlık eden yok.
Yardım dağıtım noktalarına saldıran yok.
Raflarında çok sınırlı miktarda mal kalmış olduğunu bilmelerine karşın dükkânlar önündeki kuyrukları bozup da cam çerçeve kırarcasına kapılara saldıran da yok.
Ve Batı dünyasını en çok şaşırtıp tartıştıran durum, henüz yağmalamanın görülmemesi.
Katoliklere ait bir web sitesinde Japonlar Hristiyan olmamasına karşın nasıl bu kadar ahlâklı olabiliyor ? sorusu ortaya atılmış.
Abes bir soru. O soruyu sormak Hristiyanlara mı düşer ? Sorsak biz sorarız.
"Gerçekten, bu ehli kitap kâfirler kategorisine bile giremeyecek kadar Allah'sız-kitapsız tayfasından Japon toplumu nasıl bu kadar üst düzey insanî nitelikler gösterebiliyor ?"
Bir uzmanın açıklaması şöyle; Japon ahlâkı, günah ve günah anlayışından kaynaklanan korkuya değil, çevreden utanma temeline dayanır.
İlginç bir açıklama.
Eğer öyleyse, Japonlar yine yaptı yapacağını demektir. Ahlâklı olmak için asgariden bir adet peygamber bir adet de din kitabı gerekir diye düşünen dünya çoğunluğunun önüne uygulamalı olarak yeni bir icat koymuş bulunuyorlar.
Japonların bu yaptığı insanlığa reva mıydı ?
Ama n'apacaksın, kâfir işte..
Herkesin okuması, düşünmesi ve tüm yüreği ile onaylaması gereken bir yazı sevgili Tufan..
YanıtlaSilHem duygu, hem eğitim, hem de insanlık yönünden ne kadar geri kalmış bir ülkeyiz ve ne acıdır ki daha gerilere itilmekteyiz..