31 Ekim 2010

Şerefe bakan efendi,şerefe!!



Sağlığımızı düşündüğünü duyunca bir efkar bastı ki sorma gitsin gözlerim yaşardı,içim içime sığmadı vallahi!! hani biz Millet olarak yüreğimiz her kabardığında şişeye sarılırız ya,deviririz kadehleri bir bir işte öyle oldu bakan efendi,sağlığımızı düşünüp zamları dayayınca vatandaşa, size olan hayranlığım bir arttı ki sormayın gitsin!!

Vay  anasına beeee!!!
Bizi düşünen bakanlar var bu memlekette sırtımız yere gelir mi artık!
Öpe cem len! vallahi öpe cem!
Hiç kaçma boşuna öpmeden bırakmam seni!! vallahi bırakmam!!

Anladın sen İthal bakan efendi anladın,anlamadı isen yanındaki kulağı kesiklere sor onlar anlatır sana,
Sağlığımızı düşünüyormuş!!!
Sen kiminle dalga geçiyorsun efendi,burayı pasaportunu taşıdığın İngilteremi sandın,ama sen merak etme şu an Ülkenin değişik köşelerinden kadehler eşliğinde yedi ceddinizin hatırı soruluyor pekte güzel oluyor!!

Bu ülkede tekelden daha fazla kaçak sigara ve içki satıldığını biliyorsun değil mi? yaptığınız her zam vatandaşı kaçağa itiyor bunu da biliyorsun değil mi ?peki kaçak sigara ve içki'nin baronu kim bu ülkede? Barzani köpeği ile pkk bunu da biliyorsun değil mi?

Şimdi ben sizi öpmeyim de ne yapayım bakan efendi,hadi söyle ne yapayım!!

Haydi şerefe bakan efendi, haydi şerefeeee!!! içince anlamazsın haydiii...

28 Ekim 2010

87. Yıl kutlu olsun...








 



         

BAYRAĞIMIZ



Ey rengini kanımızdan alan bayrağımız!
Ey gecemizi aydınlatan karasevdamız!
Ey özgürlük meş'alemiz!
Varlığın, varlığımız;
Yokluğun, yokluğumuzdur!
Sen dalgalandıkça göklerde,
Göğsümüz kabarır,
Yüreğimiz enginleşir;
Boyun eğip yas tutarsan eğer!
Sarsılırız!
Yıkılırız!
Ölürüz!
Ama emin ol ki
Sana dokunan namert eli kırarız!
Seni inciten hain dili kökünden kopartırız!
Senin için bin kez ölüp bin kez diriliriz!
Çünkü biricik kutsal sevdamızsın bizim...







          

  
 
            



                                     

27 Ekim 2010

Bedeli ödeyenler...


Erdoğan “bizim önceliğimiz bedelli”

Elbette sizin önceliğiniz bedelli.

Bedelli de, bu bedeli bizler canımızla öder iken sizin çocuklarınıza ne demeli!!!

Bülent Arınç’ın oğlu Ahmet Mücahit. Ahmet Mücahit, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nde çalışıyor ve askerliğini hâlâ yapmadı. Babası Bülent Arınç, bedelli askerlik savunucularının mecliste başını çekiyor.


Abdullah Gül’ün oğlu Münir Gül. 27 yaşında ve hala askerliğini yapmadı.


Eski Orman Bakanı Osman Pepe’nin 30 ve 27 yaşlarındaki iki oğlu iş yaşamında büyük paralara hükmediyorlar. Bu iki genç iş adamı da askerliğini yapmadı.


AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’in iki oğlu da askerliğini yapmadı. Onlar da bedelli askerlikte çıkacak müjdeli kararı bekliyorlar daha binlerce AKP li vekil ve bürokrat gibi.

Evet bedelli bu işler,çok bedelli,birileri canıyla öder bu bedeli "vatan sağ olsun der"

Birileri parasıyla öder bu bedeli " Babam sağ olsun der" bütün mesele bu kadar basit...

26 Ekim 2010

Hırsızın sarıklıysa üzülme...





Ulan sahtekar pezevenk,binlerce insanı soyup soğana çeviren sen değil misin,sen değil misin yuvanızı yapacağım diyerek binlerce insanın ocağını başına yıkan,Ne oldu şimdi şerefsiz! başına bir sarık,sırtına bir cübbe geçirince müslüman mı oldun hırsız köpek!!!


 Şimdi siz Cennetin tapu sunuda dağıtmışsınızdır değil mi reziller!
Şu memleketin haline bak,bunlardan medet umanlara yazıklar olsun be!!!



Kim bu adamlar? kim kime neyin madalyasını takıyor,ulan bu memleketi sahipsiz mi bellediniz siz!!!


Ey yüce rabbim! hikmetinden sual olunmaz ama burada masum insanları senin adınla aldatanlar var!!!

23 Ekim 2010

Uyuyoruz,uyutuluyoruz...


Okumuyoruz,öğrenmeye niyetimiz yok,bizim tek gerçeğimiz ekranda gördüklerimiz,ekranda gördüklerimiz haricinde hiç bir şey bilmeyen koca bir nesil yaşıyor dışarıda,halkın büyük bir çoğunluğu özellikle politik alanda yaşanan gerçekleri öğrenme yetisine sahip değiller,anlamamız gereken şey üzerimizde hakimiyet kurmak isteyen bazı adamların gerçekleri saptırarak toplumu yönlendirmesi,bu yolla hedeflerine ulaşmaya çalışıyorlar,bu ülkede çok gizli pazarlıklar yapılıyor ve sanal rakamlar havada uçuşuyor,bazı insanların şahsi planları ve hesapları bir ülkeyi felaketlere sürükleyebilir.


Unutmayalım tahtın arkasında kraldan daha kuvvetli güçler her zaman vardır,gerçek şudur ki büyük finansal güçler her zaman hükümetleri yönetir,yani sizin kahramanınız olan liderler aciz ve zengin bir kukladan başka bir şey değildir aslında.


Kendi kendinize,neden tüm ülke baştan başa bir medya ağı ile donatılmış diye sorabilirsiniz gerçekleri toplumdan büyük bir kurnazlıkla saklayarak düşünmemizi istedikleri şeyleri kurnazca empoze ediyorlar,ülkede yaşanan gerçekler yerine aptalca televizyon programlarına mahkum ediliyoruz,Kendini aydın diye nitelendiren ne kadar satılık adam varsa gece gündüz ihanetlerini kusuyor ekranlardan,bu ihanet ve cehalet sürmeli ki toplum parçalanabilsin çünkü asıl perde arkasındaki patronlar böyle emrediyor.


Bizler her yaştan,her cinsten insanlar sabahtan akşama kadar ekran başında oturuyoruz,buna ekonomik olarak da zorlanıyoruz, ekranın arkasındaki adamların istediği en son şey bilinçlenmiş ve düşünme yetisine sahip insanlardır,bu yüzden düzmece bir yaşam ve yalanlarla süslenmiş programlar medya yoluyla bize pompalanıyor,ilgimizi dağıtarak bizi her şeyden habersiz bırakmak istiyorlar ve gerçek den bunu çok iyi yapıyorlar.


Eğitilmemizi istemiyorlar,çok fazla düşünmemizi istemiyorlar,öyle bir hale geliyoruz ki televizyon ne derse onu yapıyor ona inanıyoruz,onun gösterdiği gibi giyiniyor onun söylediklerini yiyoruz,çocuklarımızı onun dediği gibi yetiştiriyor ve onun istediği gibi düşünüyoruz, ama herkes bilmelidir ki televizyonlar gerçek değildir, gerçek olan sadece bizleriz,birey dediğimiz düşünür tartışır ve itiraz eder,biz ne yapıyoruz çekilmişiz kabımıza kaderimize razı bir şekilde bakıyoruz,sadece bakıyoruz...

20 Ekim 2010

Cumhurbaşkanı Gül'e...


Almanya Cumhurbaşkanı ve eşini Kayseri de ağırlarken,Almanya da yayınlanan bu  sitenin Türk Milletine ve müslümanlara yaptığı bu karikatürlerin ve hakaretlerin hesabını sordunuz mu ?



Yoksa bu ülkeyi yönetenler gibi kabadayılıklar sadece halka mı?


18 Ekim 2010

"Muaviye'nin kopyaları...



Hayırlı uğurlu olsun!!! Bizim listemiz yok diyen iktidarın "Listesi" tulum çıkardı hakimler savcılar yüksek kurulunda...

Şimdi size Tarihten bir kıssadan hisse:

Bir Arap, Hz. Ali’nin şehri Kufe’den erkek devesi ile Şam’a gelmiş. Şam’da dolaşırken biri yanaşıp deveyi sahiplenmiş: “Ver o dişi deveyi bana!”
Kufe’li Arap, “Bu deve benimdir, üstelik erkektir” diye kendini savunmaya çalışsa da anlaşamamışlar ve konu Muaviye’ye dek yansımış. Muaviye, tarafları dinleyip kararını açıklamış; “Bu dişi deve Şamlınındır!” Sonra halka dönerek: “Ey cemaat, bu dişi deve kimindir?” diye sormuş. Tüm halk bir ağızdan “Şamlınındır!” cevabını verince, Muaviye Arapa dönüp demiş ki: ”Dinle Kufeli! Biliyorum bu deve senindir ve erkektir. Dönünce Ali’ye de ki: “Muaviye’nin dişi deveyi erkekten ayıramayan , o ne derse evet diyen 10 bin adamı var! Ayağını denk al!”



Allah bizi böyle bir çoğunluğun iradesinden korusun,bu gün yaşadığımız ülke gerçeğini bundan daha güzel ne anlatabilirdi acaba,bunların adaletinden hak bekleyenlerin kulağına küpe olmalıdır.

Savaş iktidar savaşıdır,güç savaşı,Adalet islamiyet falan bahanedir Muaviye'nin günümüzde ki kopyaları derslerini iyi çalışmış bu çok belli,ama kimse şunu aklından çıkartmamalı,bu gün bizim anamızı öpen kadı'nın yolu da bir gün çöle düşecektir elbet...